20100525

* Dünyadaki akciğer nakillerinin üçte ikisi Amerika'da yapılıyor

Dünyadaki akciğer nakillerinin üçte ikisi Amerika'da yapılıyor

Akciğer naklinin dünyada çok az yapılabildiğini belirten uzmanlar, bu organa sahip çıkmak için sigaradan uzak bir yaşamın şart olduğunu söylüyor. Sigara dumanıyla yaşayanlar kadar olmasa bile, asbest tozuyla ilgili çalışanlar, madenciler, evinde kuş besleyenler ve mikroplu klimalara maruz kalanlar da risk altında...

Dünyada en fazla akciğer nakli yapan doktorlar arasında yer alan Doç. Dr. Selim Arcasoy, Columbia-Cornell Üniversiteleri New York Presbyterian Hastanesi Akciğer Nakil Bölüm Direktörü. Doç. Dr. Arcasoy, akciğerlerimizi genç tutarak daha dinç hayat yaşamanın yollarına ilişkin sorularımızı yanıtladı...

http://www.toplumsagligi.com/Uploaded/Images/akciger_bayrami.jpg
SİGARA EN BÜYÜK RİSK
Akciğerler ne zaman yaşlanmaya başlar?

35-40 yaşlarından sonra akciğer fonksiyonu düşmeye başlar. Akciğer fonksiyonunun hızlı düşmesinin en önemli nedeni, sigara kullanımıdır. Akciğer için bilinen en büyük hastalık yaratıcı risk faktörüdür sigara. Sigara kullanan kişilerde akciğer fonksiyonu kullanmayanlara göre iki kat daha fazla düşer. Çevresel nedenler, mesleki faktörler, yaşlılıkta zamanın dışında etkili faktörlerdir. Asbest tozuyla ilgili işler yapanlar, gemi yapımında çalışanlar, tesisat işiyle, izolasyon malzemeleriyle uğraşanlar ya da madenlerde çalışanların akciğerleri zamanından önce yaşlanır. Mikroplu klimalar, bazı jakuziler, evde kuş besleme gibi etkenlerle, akciğerlerde çok fazla yıpranma oluşabilir. Ancak, tüm bunların neden olduğu akciğer rahatsızlıkları sigarayla kıyaslanmayacak ölçüdedir. Bu tür işlerde çalışan insanların ancak yüzde 5-10'unda akciğer hastalığı olur ama sigarada bu oran çok çok daha fazladır.

Akciğerleri gençleştirmek mümkün mü?
Akciğerleri gençleştirmek şu anda bilimsel açıdan mümkün değil. Ama akciğerleri genç tutmak mümkün. Akciğer hasarı yapan maddelerden uzak durulmasıyla bu mümkün. Ama akciğerde hasar oluştuysa, onu geriye getirmek mümkün değil. Onun için akciğerleri genç tutmak çok önemli.

ŞEHİR HAVASI
Akciğerlerin sağlığını nasıl koruruz?

En önemlisi, sigaraya hiç başlamamak. Günümüzde sigara içenlerin yüzde 90'ı 18 yaşından önce sigaraya başlamış oluyor ve o insanların büyük bir kısmı erken yaşta ölüyor. Yapılacak en iyi şey, sigaranın zararları konusunda bilinçlenmesağlamak, yaşadığımız yerleri ve işyerlerini en azından sigaradan arındırmak. Tek sorun sigara mı diyeceksiniz? Tabii ki şehirlerde yaşayan insanların akciğerleri, köylerde yaşayanlar kadar iyi değil. Hava kirliliği problem yaratıyor ama o sorunlar sigaranın yarattıkları yanında çok küçük kalıyor.

NEFES ALMA TEKNİĞİ
Yaşlı ama dinç olabilir miyiz? Yaşlandığımızda nefes nefese kalmamak için ne yapmalıyız?

Doğru nefes alma tekniklerinden çok egzersiz önemlidir. Hafif ağırlıkla yapılan egzersizler vücudun oksijen kullanımını verimli hale getirir. Bu, özellikle akciğer hasarı olan insanlar için çok önemli. Bu aynen terazi gibi, bir yandan akciğerler havadan oksijen alıp karbondioksiti atıyor, diğer yandan vücut akciğerlerin havadan aldığı oksijeni kullanıp karbondioksit yaratıyor. Bu terazinin bir tarafı daha ağır olursa, özellikle kilolu ve egzersiz yapmayan bir kişide vücudun oksijen kullanımı artar ve karbondioksit yaratımı artarsa, o zaman akciğerden istek çok daha artmak zorunda kalacak. Bu durum akciğeri hasarlı olan insanlar için çok zor. Vücut akciğere 'Daha çalış, daha çok oksijen ver' diyor, çünkü aldığı oksijen yetmiyor. Genellikle kilo ve vücudun fonksiyonunun bozulması el ele giden bir şey. Kilolu insanlar kaslarını verimli şekilde kullanamaz. Ayrıca, kilonun yarattığı birtakım akciğer sorunları da var. 'Uyku apnesi' denen, uyurken hava girişinin azalması gibi sorunlar... O insanların yüksek tansiyon, ritm bozukluğu yaşaması ve erken yaşta ölmesi mümkün. Oysa, kilo kaybı ve egzersizle o sorun da düzelebilir.

SPOR İLAÇ ETKİSİ YAPAR
Akciğerlerimiz için en iyi spor hangisi?

Genellikle aerobik sporlar yani egzersizler çok sağlıklı. Vücudun verimini artıran sporlar; hafif koşular, bisiklete binmek, yürümek faydalı. Yüzme akciğerler üzerinde ilaç etkisi yapar. Bu egzersizlerin hiçbiri akciğer fonksiyonunu artırmaz ama vücudun verimliliğini artırır. Olan akciğer fonksiyonunun en etkili şekilde kullanımını sağlar. Vücudumuzun hareket miktarı azaldıkça, akciğer sorunları artar. Dengeli beslenmek ve daha küçük porsiyonlar yemek önemlidir. Kendini çok doyurmamak, kiloyu takip etmek önemlidir.

Kaynak:
SABAH

20100521

* Kola içince vücudumuzda neler oluyor?

Kola içince vücudumuzda neler oluyor?

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
Kola içince 
vücudumuzda neler oluyor? 1

Kolayı çoğumuz düşünmeden tüketiyoruz. Peki, kola içtikten sonra vücudumuzda ne gibi değişiklikler olur?

http://www.internethaber.com/kola-icince-vucudumuzda-neler-oluyor-foto-galerisi-7470-p1.htm

20100516

* Dr. Oz Counts Down the 6 Worst Meals in America

Dr. Oz Counts Down the 6 Worst Meals in America
Posted on May 13th 2010 11:30AM by Kimberly Papa
Filed Under: Diet & Weight Loss, Celebs & Entertainment

Today, on "The Dr. Oz Show," Dr. Oz will be counting down the things you need to know to live a healthier life. Our favorite countdown? The six worst meals in America. If you're trying to lose weight, these dishes should be avoided at all costs! Click on the video below to see Dr. Oz give you the nutritional scoop on the pizza everyone should skip, then check out the entire list below the video.

 http://www.doctoroz.com/videos/kim-kardashian-asks-dr-oz



1. Breakfast Sandwich (Eggs, sausage and cheese, wrapped in a giant pancake. Plus butter, syrup, ketchup): 973 mg of cholesterol.
2. Chicken Burrito and Chips: Nearly 1,700 Calories.
3. Fish Encrusted in Parmesan Cheese with Side of Spicy Rice: 3,300 mg of sodium.
4. Pepperoni and Meatball Pizza (Full pizza): Approximately 953 grams of fat.
5. Pasta with Breaded Shrimp: 196 Grams of Carbs.
6. Ice Cream with Mix-Ins (Candy, brownie bits, sprinkles and sauce) : 1,344 Grams of Sugar.

Ready to lose weight for summer? Dr. Oz gives his 16 Tips for Shedding Pounds.

20100515

* Dondurma yerken dikkat

Dondurma yerken dikkat


Yaz aylarının vazgeçilmez gıdalarından olan dondurmanın içindeki mineral ve vitaminlerle besleyici bir gıda olduğu ancak sağlıksız koşullarda üretilen ve satılan dondurmaların ciddi sağlık sorunlarına ve zehirlenmelere neden olabildiği bildirildi.

Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gaip Ekuklu, dondurmanın besleyici özelliğinin yanı sıra sağlıksız üretilmesinin önemli sağlık sorunlarına yol açabilecek bir gıda olduğunu belirterek, şunları söyledi:
Dondurma yerken dikkat“İçindeki mineraller ve vitaminlerle zengin ve besleyici olan dondurma üretim koşullarının sağlıksız ve kurallara uygun olmaması durumunda önemli sorunlara neden olabilir. Bu nedenle sağlıklı koşullarda üretilen, ambalajlanan, taşınan, saklanan ve korunan dondurmanın tüketilmesi çok önemlidir. Gelişen besin teknolojisiyle birlikte üretim aşamasındaki riskler azalmakla birlikte taşınma ve saklama hala önemli sorun durumundadır. Üretim aşamasındaki en önemli konu sağlığa uygun koşullarda ve pastörize edilmiş sütten dondurma üretimidir. Burada temel neden dondurma yapımında kullanılan sütün mikroorganizmalar için iyi bir üreme ortamı olmasıdır. Dolayısıyla pastörizasyon bu riski ortadan kaldırmaktadır.”
Dondurmanın, protein, karbonhidrat, yağ ve A, B, C, D, E vitaminleri, kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, potasyum, demir ve çinko gibi mineraller nedeniyle besin ögeleri bakımından oldukça zengin olduğunu belirten Ekuklu, bütün bu maddelerin dondurma içinde hangi miktarlarda bulunacakları Türk Gıda Kodeksi'nce karar verildiğini söyledi.
Ekuklu, çocuklar yaz aylarında daha az süt tükettikleri için kalsiyum ihtiyaçlarını karşılamanın daha zor olduğunu vurgulayarak, “En iyi kalsiyum kaynağı olarak bilinen süt, yoğurt, peynir gibi besinlerin yanı sıra sütten hazırlanmış olan dondurmayı tüketmek çocukların ve anne adaylarının kalsiyum gereksinmesine katkı sağlar. Ancak dondurmanın süte göre 3-4 kat daha fazla yağ, 3-4 kat daha fazla karbonhidrat ve yüzde 15 daha fazla protein içerdiği de unutulmamalıdır” diye konuştu.

TÜKETİMDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Doç. Dr. Ekuklu, sağlık sorunu olmayan herkesin, her mevsimde dondurma yiyebileceğini belirterek, “Ancak besinlerle yeni tanışan ve alerji riski yüksek olan çocuklarda dondurma sorun yaratabilir. Özellikle inek sütüne ve yumurtaya alerjisi olan çocuklara dondurma yedirilmemelidir” dedi.
Ekuklu, dondurma tüketiminde dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle bildirdi:
“Dondurma üzerindeki etiket, üretim ve son kullanma tarihi mutlaka okunmalıdır. Üretim yeri ve üretim izni kontrol edilmelidir. Saklanma koşulları, eriyip tekrar dondurulup dondurulmadığı bilinmelidir. Özellikle açıkta satılan, güvenilir olmayan yerlerden, sokak satıcılarından dondurma satın alınmamalıdır. Bu tür ürünler çok ciddi sağlık sorunlarına, zehirlenmelere neden olabilmektedir. Dondurmanın içinde buz kristallerinin olması uygun olmayan üretimin göstergesidir. Ambalajı yırtılmış, bozulmuş dondurmalar asla tüketilmemelidir.”

20100514

* THE TOP FIVE CANCER CAUSING FOODS (Kansere en çok neden olan 5 gıda)

THE TOP FIVE CANCER CAUSING FOODS
(Kansere en çok neden olan 5 gıda)
 

1. Hot Dogs (Sosisli sandviç)
 
Because they are high in nitrates. the Cancer Prevention Coalition advises that children eat no more than 12 hot dogs a month. If you can't live without hot dogs, buy those made without sodium nitrate.
(Zira içinde çok fazla nitrat vardır. Kanser koruma koalisyonu, çocukların ayda 12 adetten fazla sosisli sandviç yememelerini önermektedir. Sosisli sandviçsiz yapamıyorsanız, sodyum nitratsız yapılan cinsini satın alın.) 



2. Processed meats and Bacon (İşlenmiş et ve domuz pastırması)  
 
Also high in the same sodium nitrates found in hot dogs, bacon, and other
processed meats raise the risk of heart disease. The saturated fat in bacon
also contributes to cancer.
(Sosisli sandviçte, domuz pastırmasında ve diğer işlenmiş etlerde bulunan aynı yüksek sodyum nitrat aynı şekilde kalp hastalığı riskini yükseltir. Domuz pastırmasında doymuş yağın aynı şekilde kanserde payı olur.)



3. Doughnuts (yağda kızarmış şekerli çörek veya lokma)
 
Doughnuts are cancer-causing double trouble. First, they are made with white flour, sugar, and hydrogenated oils, then fried at high temperatures.
Doughnuts, may be the worst food you can possibly eat to raise your r isk of cancer.
(Lokmalar kansere yol açan çiftli dertlerdir. Birincisi, bunlar beyaz undan, şekerden ve hidrojene yağdan yapılır, sonra yüksek ısıda kızartılır. Bunlar, belki de kanser riskini arttırmak için yiyebileceğiniz en kötü yiyecektir.

 
4. French fries (kızarmış patates)
 
Like doughnuts, French fries are made with hydrogenated oils and then fried at high temperatures. They also contain cancer- causing acryl amides which occur during the frying process. They should be called cancer fries, not French fries. (Lokmalar gibi, kızarmış patates de hidrojene yağdan yapılır, sonra yüksek ısıda kızartılır. Bunlar ayrıca, kızarma işlemi sırasında ortaya çıkan ve kansere neden olan akrilamid maddesini de içerir. Bunlara “French fries” değil, “kanser fries” olarak çağırılmalıdır.)

 5. Chips, crackers, and cookies (Cips, kraker ve kurabiye, bisküi)  
 
All are usually made with white flour and sugar. Even the ones whose labels claim to be free of trans-fats generally contain small amounts of
trans-fats.
(Tümü ge nellikle beyaz un ve şekerden yapılır. Etiketinde “trans yağlar içermez” yazılı olsa bile, genellikle az miktarda trans yağ vardır.)

* THE MAIN CAUSES OF LIVER DAMAGE (Karaciğer hasarının ana nedenleri)

THE MAIN CAUSES OF LIVER DAMAGE
(Karaciğer hasarının ana nedenleri)   
 
1. Sleeping too late and waking up too late.
Çok geç uyuma ve çok geç kalkma.)
 
2. Not urinating in the morning.
(Sabahları çiş yapmamak)
 
3. Too much eating.
(çok fazla yemek)
 
4. Skipping breakfast.
(Kahvaltıyı atlamak)
 
5. Consuming too much medication.
(Çok fazla ilaç tüketmek)
 
6. Consuming too much preservatives, additives, food coloring, and artificial sweetener.
(Çok fazla koruyucu, gıda katkısı, gıda boyası ve yapay tatlandırıcı tüketmek)
 
7. Consuming unhealthy cooking oil. (Sağlıksız pişirme yağı tüketmek)
As much as possible reduce cooking oil use when frying, which includes even the best cooking oils like olive oil. Do not consume fried foods when you are tired, except if the body is very fit.
(İçinde en iyi pişirme yağı olan zeytinyağı bile olsa, kızartma yaparken mümkün olduğunca pişirme yağını azaltın. Yorgun olduğunuzda, eğer vücudunuz formda (zinde) değilse kızarmış gıdalar tüketmeyin.)  
 
8. Consuming raw (or overly done) foods also adds to the burden of liver.
Veggies should be eaten raw or cooked 3-5 parts. Fried veggies should be
finished in one sitting, do not store.
[Çiğ (veya fazla pişmiş) gıdaların da tüketilmesi karaciğere ağır yük olur. Sebzeler çiğ veya 3-5 kısım pişirilerek yenmelidir. Kızarmış sebzeler bir öğünde bitirilmeli, saklanmamalıdır.]

* BRAIN DAMAGING HABITS (Beyine zarar veren alışkanlıklar)

BRAIN DAMAGING HABITS 
(Beyine zarar veren alışkanlıklar)
 
1. No Breakfast (Kahvaltı etmemek)
People who do not take breakfast are going to have a lower blood sugar
level. This leads to an insufficient supply of nutrients to the brain
causing brain degeneration.
(Kahvaltı etmeyen kişiler, düşük bir kan şekeri seviyesine sahip olur. Bu durum beyin için yetersiz besin tedarik edilmesine ve sonunda beyin dejenerasyonuna yol açar.).
 
2 . Overeating (Aşırı yeme)
It causes hardening of the brain arteries, leading to a decrease in mental
power.
(Beyin arterlerinin sertleşmesine neden olarak, zihin gücünün azalmasına yol açar).
 
3. Smoking (Sigara içmek)
It causes multiple brain shrinkage and may lead to Alzheimer disease. (Çoklu beyin büzülmesine neden olur ve Alzheimer hastalığına yol açabilir).
 
4. High Sugar consumption (Yüksek şeker tüketimi)
Too much sugar will interrupt the absorption of proteins and nutrients causing malnutrition and may interfere with brain development.
(Çok fazla şeker proteinlerin ve besinlerin emilmesini durdurur ve dengesiz beslenmeye neden olur ve beynin gelişmesine engel olabilir.)


5. Air Pollution (Hava kirlenmesi)
The brain is the largest oxygen consumer in our body. Inhaling polluted air decreases the supply of oxygen to the brain, bringing about a decrease in brain efficiency.
(Beyin vücudumuzda en çok ok sijen tüketen organdır. Kirli havanın teneffüs edilmesi, beyne giden oksijeni azaltır ve beynin veriminde düşüş yaratır).


6 . Sleep Deprivation (uyku yetersizliği)
Sleep allows our brain to rest. Long term deprivation from sleep will accelerate the death of brain cells.
(Uyku beynimizin dinlenmesini sağlar. Uykudan uzun vadeli yoksunluk beyin hücrelerinin ölmesini hızlandırır.)
 
7. Head covered while sleeping (Uyurken kafayı örtmek)
Sleeping with the head covered increases the concentration of carbon dioxide and decrease concentration of oxygen that may lead to brain damaging effects.
(Kafayı örterek uyumak, karbondioksit konsantrasyonunu arttırır ve beyne h asar veren etkilere yol açabilir.)
 
8. Working your brain during illness (Hastalık sırasında beyni çalıştırmak)
Working hard or studying with sickness may lead to a decrease in effectiveness of the brain as well as damage the brain.
(Hasta iken çok çalışmak veya öğrenmek beyin etkenliğinin aza lmasına yol açabilir ve ayrıca beyne hasar verebilir.)
 
9. Lacking in stimulating thoughts (Uyarıcı düşüncelerde eksiklik)
Thinking is the best way to train our brain, lacking in brain stimulation thoughts  may cause brain shrinka ge. Crosswords and Sudoku provide good exercises.
(Düşünmek beyin jimnastiği için en iyi yoldur, beyni uyaran düşüncelerin eksikliği beyin daralmasına yol açabilir. Çapraz bulmaca ve Sudoku iyi egzersiz sağlar.)
 
10. Talking Rarely (Az konuşmak)
Intellectual conversations will promote the efficiency of the brain.
(Zihinsel sohbetler beynin etkinliğini geliştirir.)

20100512

* Bu gıdalar kolesterolü düşürüyor

Bu gıdalar kolesterolü düşürüyor

Badem, fındık ve cevizin kolesterol oranının düşmesine katkı sağladığı bildirildi.
Washington - Archives of Internal Medicine adlı tıp dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, içeriğinde bitkisel protein, mineraller, çinko, kalsiyum, vitamin, antioksidan ve magnezyum bulunan bu kabuklu 3 kuru yemiş insan sağlığı için son derece faydalı.
Araştırma fındık, ceviz ve badem gibi kuru yemişlerin vücutta yağ alımını artırdığını, ancak bu yağların diğer yağlardan farklı olduğundan kolesterol içermediğini ve böylece vücuttaki kolesterolün düşmesine de katkı sağladığını ifade ediyor.
Araştırma, 7 ülkede, kolesterolü yüksek veya düşük 583 kadın ve erkekte yapılan deneyleri kapsıyor.
Araştırmaya göre, deneye tabi tutulan ve kolesterol düşürücü statin grubundan ilaç almayan kişiler, ortalama 67 gram badem, ceviz gibi kabuklu yemiş tükettiler.
Sonuçta, bu kişilerin kanındaki LDL veya "kötü kolesterol" ortalama yüzde 7,4 azalırken, HDL veya "iyi kolesterolün" yüzde 8,3 artığı tespit edildi.
11 Mayıs 2010

Cumhuriyet






YORUMLAR (2)







Kolesterol kanda tek başına olmaz. Lipoprotein partikülünün içinde bulunur. Eksikliği lipoprotein partikülünün küçülmesine yol açarak hücrelerce kabul edilemeyecek hale gelmesine yol açar. Bu durumda küçük çaplı lipoprotein partikülleri kanda birikir. Kolesterol ölçümünde partikül sayısına bakıldığı için yüksek çıkar. Ceviz, badem gibi yemişlerin yağları lipoprotein içindeki eksiği tamamlayarak çapını büyütürler. Böylelikle hücrelerce kabul edilebilir hale gelirler. Kanda birikim sonlanır. Yumurtanın sarısı, balık yağı, keten tohumu, ay çekirdeği, kabak çekirdeği de aynı işlevi görür. Söz konusu tüm yemişler kavrulmamış olmalıdır. Kavrulmuşların içinde kendi yanık yağları olur (kahverengi renk), bu trans yağ kabul edilir. (Derya Turgay)
Katılıyorum: %50 Katılmıyorum: %50 Toplam oy veren: 2

Kolesterol lipoprotein partikülü içinde trigliserid ve diğer yağ asitleriyle birlikte bulunmaktadır. Partikülün içinde tek başına nasıl çıkıp damarlara sıvandığı, bu sırada diğer yağlara ve protein kılıfa ne olduğunun açıklanması gerekmektedir. (Derya Turgay)

Katılıyorum: %100 Katılmıyorum: %0 Toplam oy veren: 1

* Erkekler için alarm: Kısırlık

Erkekler için alarm

Bilim dünyası erkekler için alarmda... En büyük neden stres ve çevre kirliliği...

İstanbul-

Son zamanlarda bilim adamları kendi deyimleriyle ‘küresel ısınma kadar ciddi’ olan bir konuyu tartışıyor. Tartışma konusu erkek neslinin geleceği.

Araştırmalara göre 1950’lerde erkekteki sperm sayısı 250 milyonken çevre kirliliği, stres ve tarımda kullanılan hormonlar nedeniyle 20 milyona düştü.

Üstelik yapılan araştırmalar 18-25 yaşları arasındaki her 5 erkekten birinin spermlerinin sağlıklı olmadığı hatta bu durumun kısırlığa gittiğini gösteriyor.

Kısırlık artıyor

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünya genelindeki çiftlerin yüzde 40’ı kısırlık tedavisi görüyor. Bunların yanı sıra DNA’larda erkek cinsiyetini belirleyen ‘y kromozomu’ da gittikçe küçülüyor.

Danimarka’daki Kopenhag Üniversitesi Profesörü Niels Skakkebaek “Tüm bu veriler erkek neslinin tükenmeye doğru yol aldığını gösteriyor. Böyle giderse birkaç nesil sonra dünyada erkek kalmayacak” dedi.

Cumhuriyet

* Bölgesel Kilolarınızdan Elma Sirkesi ile Kurtulun!

Bölgesel Kilolarınızdan Elma Sirkesi ile Kurtulun!

Belki de yıllardır kilo problemi ile savaşıyorsunuz. Yapmadığınız diyet, denemediğiniz yöntem kalmadı...



Elma sirkesi ile zayıflayın! 
Elma sirkesi metabolizmanızı daha hızlı çalıştırır ve besinlerin içerisindeki kalorileri daha hızlı yakarsınız. Vücudunuzdaki kalsiyumu daha verimli kullanırsınız ve kemiklerinizdeki sertlikler, eklem sıkıntılarınız azalır. Ayrıca; elmanın özündeki asetik asitle daha tok hissedersiniz, daha geç acıkır, daha az yemek yersiniz. Asidik yapısı sayesinde bölgesel yağlarınızı kırar ve kalıcı kilolarınıza savaş açar.

Elma sirkesinin asidik özelliği nedeniyle içmek mümkün değildir. Zayıflatıcı özelliğinden faydalanırken mide rahatsızlıklarına sebep olabilirsiniz. Elma Krom ; sizin için elma sirkesinin mucize etkisini doğadan gelen formülüyle birleştiriyor. Elma Krom’la senelerdir veremediğiniz kalıcı kilolarınızdan, bölgesel yağlarınızdan, doğum sonrası fazlalıklarınızdan kurtulmanız artık çok kolay!
Elma Krom, Elma Sirkesi’nin etkisini ikiye katlıyor!

Elma Krom'un içeriğindeki ana madde elma sirkesidir. Elma sirkesi asidik etkisiyle yağlarınızı yakmada inanılmaz bir etki sağlar. Bunun yanında içeriğindeki krom ile iştahınızı dengeler. Soya Lesitin ile; vücudunuzdaki yağları eritir ve yağların depolanmadan yok edilmesini sağlar. Vücudunuzda “bir birikinti” olarak görünen bölgesel yağlarınız, senelerdir kurtulamadığınız kalıcı kilolarınız, Elma Krom’un yüzde yüz doğal içeriği ile yok olur.

Elma Krom  ile bu yaz muhteşem bir vücuda kavuşacaksınız! Siz de bu yaza harika bir vücutla girmek istemez misiniz? Elma Krom’un etkisini daha ilk günlerden hissedeceksiniz. Bel-basen ve karnınızdaki fazlalıklar gün geçtikçe eriyecek. Günden güne sağlıklı kilo vermenin keyfini çıkartacaksınız!


 MİLLİYET

20100501

* Sitting Posture and Your Health

Sitting Posture and Your Health

Do you have good sitting posture? It can contribute to increased energy and stamina, better breathing, improved circulation, greater confidence, a slimmer taller look, and improve overall health.

Efficient sitting posture and work habits are 
important to long term health in the workplace.
Good posture. Shoulders down and back. Head is not leaning forward but inline with the body.

Good posture stems from understanding and maintaining balance between the four main curves of the spine.

Overall Benefits of Good Posture

  • Helps keep bones and joints in correct alignment so muscles can be used properly.
  • Helps to decrease abnormal wear and tear of joint surfaces that could result in arthritis.
  • Decreases stress on ligaments holding joints of the spine together.
  • Prevents the spine from becoming fixed or restricted in abnormal positions.
  • Prevents fatigue as muscles are used more efficiently.
  • Prevents repetitive strain or overuse syndromes.
  • Prevents backache, muscular spasm, and headaches.
  • Helps you look strong and confident.

If you experience back pain that restricts your activities and lasts for more than three or four days, stop holding back and visit a professional.

 

Many of us have a variety of bad postural habits that get in the way of good posture. Examples include heels with a height greater than two inches, carrying a heavy bag or purse over one shoulder, cradling the phone between your shoulder and ear, falling asleep on the couch in funny positions, and not sitting all the way back in a chair for proper support.

Common Contributors of Poor Posture

  • Weak muscles
  • Tight muscles
  • Decreased flexibility
  • Prolonged static positions
  • High heeled shoes
  • Foot pronation (flat feet)
  • Poor ergonomic work setup
  • Poor sitting and standing habits

Good posture involves training your body to stand, walk, sit, and lie in positions where the least amount of strain is placed on supporting muscles and ligaments during movement, weight-bearing activities, or at rest.

 

Current thinking suggests that an integrated approach is the best way to tackle uncomplicated back pain. A combination of specific exercise and manual therapy, together with eliminating the triggers of your pain are often successful in getting people pointed in the right direction towards a healthy back. A significant trigger, for example, is postural difficulties related to work and daily activities of living.
Many patients that I see sit much of the day or are on their feet most of the day or night. It is these static prolonged postures that cause most musculoskeletal pain.

Correct Sitting Posture

  • Always try to sit upright as much as possible with your shoulders down and back and your buttocks all the way to the back of the seat. The very back of your pelvis should be butted against the back of the chair for support. It is when the pelvis is allowed to rock backwards (slouch) that people start getting more back pain due to hanging off joints, ligaments, and tendons.
  • If you use a back support make sure you sit right back into the chair. Think of trying to push your buttocks into the junction of the seat and upright back portion of the chair. That way the lumbar support of the chair or back support will help maintain the natural relaxed lumbar curve of the spine. If you don't have a lumbar support try using a small pillow; however, get right back into the chair first and then place the pillow in the small of your back to maintain the lumbar curve.
  • Keep your body weight evenly distributed on both feet. Try not to cross your legs as that rotates the pelvis backwards on the side that you are crossing over causing you to hang of ligaments and tendons.
  • Your knees should be bent at a right angle with the knees approximately at the level of the hips. Your feet should be flat on the floor. You can use a small foot rest under your feet to achieve the proper position.
  •  
Dr. Evans is a chiropractor dedicated to providing clients with natural, gentle, evidence based health care in a relaxed, friendly atmosphere. Services include: chiropractic treatment; soft tissue therapy; medical acupuncture; custom orthotic inserts and shoes; and rehabilitation. Posture advice to support the spine and relieve stress is a key element in patient care success.

Dr. Evans' 10 General Tips for a Healthy Back

  1. Exercise regularly.
  2. Follow a healthy diet.
  3. Maintain good posture as much as possible.
  4. Do an active warm up before activity and stretch after.
  5. Don't overload your backpack or shoulder bag.
  6. Stretch your legs and back after each hour of sitting.
  7. Never cradle the phone between your neck and shoulder.
  8. Sleep on your back or side, not on your stomach.
  9. Invest in a good chair, pillow and mattress. It's worth it!
  10. Have regular spinal check-ups.

Back Problem Warning Signs

  • Leg pain with numbness, tingling, and/or weakness.
  • Back or leg pain with coughing or sneezing.
  • Difficulty standing up after sitting for any period of time.
  • Stiffness in the morning that decreases when you move around.
  • Pain in your hip, buttock, thigh, knee, or foot.
  • Inability to turn or bend to each side equally.
  • Unbalanced posture, when your head, neck, or shoulder may be higher on one side than the other.
  • Pain which prevents you from sleeping well.
  • Pain that persists or worsens after 48 hours.
DUNDAS UNIVERSITY HEALTH CLINIC

* Fazla oturmanın arkasındaki risk

Fazla oturmanın arkasındaki risk

22-01-2010



Bilim insanları, çok fazla oturmanın arkasındaki riski saptadı. Buna göre vaktinin yarısını oturarak geçiren insanlar lütfen bu habere dikkat etsin!

Bilim insanları ciddi bir uyarıda bulunarak, fazla oturmanın ölümcül olabileceğini belirtti. Uzmanlar düzenli egzersiz yapılsa bile, çok uzun süre oturarak durmanın önemli sağlık bozuklukları ortaya çıkarabileceğini ifade etti.

Yapılan araştırmalar çok fazla televizyon seyreden, bilgisayar başında oturan veya araba süren insanlarda kilo sorununun ve kalp krizini riskinin önemli ölçüde arttırdığını ortaya koydu.

İsveç Spor Sağlık Bilimleri akademisyeni Elin Ekblo-Bak, vücudun dört saat oturduktan sonra zararlı tepkiler vermeye başladığını ve şeker ve yağ düzenlemekten sorumlu olan genlerin çalışmayı durdurduklarını belirtti.

DÜZENLİ SPOR YAPMAK ÇÖZÜM DEĞİL

Dünya Sağlık Örgütü uzmanlarından Tim Armstrong ise, düzenli spor yapan bir insanın saatlerce oturarak yaptığı sporun etkisini ortadan kaldırabileceğini belirtti. Bu yüzden günde bir kez egzersiz yapmak yerine gün içine yayılmış egzersizlerin daha yararlı olacağını ifade etti.

Londra'da bir finans şirketinde çalışan 31 yaşındaki Aytekin Can, her gün masa başında saatlerce oturduğunu, boş zamanlarından ise dövüş sporlarıyla ilgilendiğini belirterek, 'Oturmanın çok zararlı olduğunu düşünmek istemiyorum. Ümidim yaptığım sporun sağlığıma yeterince katkıda bulunması' dedi.

17 BİN KİŞİLİK ARAŞTIRMA

Kanada'da 17 bin insan üzerinde birkaç yıldan beri sürdürülen araştırmanın sonucunda çok fazla oturmanın tam olarak ne kadar zararlı olduğunun saptanamadığı belirtildi. Araştırmanın başındaki isim Peter Karzmarzyk, Yine de spor yapıyor olsun ya da olmasınlar, çok fazla oturanlarda ölüm riski artıyor' dedi.

ABD'de 2003 ve 2004 yıllarında yapılan anketler, Amerikalıların vakitlerinin yarısını masa başında veya araba sürerken geçirdiklerini ortaya çıkarmıştı. Uzmanlar, bu durum engellenemeyecek olsa da, spor yapmaktan vazgeçilmemesini öneriyorlar.